Devlet Memurlarındaki 399 ile 657 arasındaki farklar ve 4/B Kadrolar
ÇALIŞANLAR VE ADAYLARIN DİKKATİNE: MEMURLAR İLE KİTLERDEKİ SÖZLEŞMELİ PERSONEL ARASINDAKİ FARK
Bu yazı hem KPSS adayları hem KİT lere geçmek isteyen kamu çalışanları için önem arz etmektedir. KİT lerdeki personel rejimi normal kamu kurumlarından farklılıklar arz etmektedir. KİT lerdeki personel 399 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnameye tabi olarak istihdam edilmektedir. KİT lerde istihdam edi
len en büyük kategori sözleşmeli personeldir. Aşağıda sözleşmeli personel ile memurlar arasındaki farklar belirtilmeye çalışılmıştır.
MALİ OLARAK:
399 sayılı KHK na tabi sözleşmeli personelin ücretleri genel olarak memur olarak çalışanlardan daha yüksektir. Burada bir rakam belirtmek doğru olmamakla beraber örnek olması açısından 2006 yılına ilişkin bir tespiti iletmek gerekir. Bu tarih itibariyle KİT lerde En düşük ücretin 1.000 YTL civarında olduğunu belirtebiliriz. Oysa KİT lerin dışındaki kamu kurum ve kuruluşlarında memur olarak çalıştırılmakta olanlara yapılan en düşük ücret 640 YTL civardır. Bunların dışında yine KİT lerdeki sözleşmeli personelin aldığı sicillerdeki başarı puanlarının yüksekliği ile bağlantılı olarak almakta oldukları ücretleri % 8 varan oranlarda artabilmektedir. Bunun dışında diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki personelin de yararlanabilmesine karşılık Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından başarının elde edilme durumunda da KİT lerdeki sözleşmeli personelin ücretinin yine oransal olarak bir miktar artması mümkündür.
Bazı KİT lerde ise ücret yukarıda verilmiş olan ortalamanın da üzerindedir. Kendi içlerinde de ücret yapıları standart bir yapıya sahip değildir. Memurlar için bu imkanlar bulunmamakla beraber bazı kurumlarda çeşitli adlar altında ek ödeme kalemleri vardır. Fakat ortalamaya vurulduğu takdirde KİT ile memurlar arasındaki ücret farklarına dair burada yapılmış olan ifadelere vurgu yapılabilir.
SOSYAL İMKAN OLARAK:
KİT ler kendi bütçelerini kendileri hazırlayan ve daha çok üretime dönük olarak faaliyette bulunan icracı kuruluşlardır. Piyasa koşullarında daha yakın olarak faaliyette bulunmaktadır. Bu nedenle diğer kamu kurumlarından daha kolay olarak harcama yapabilmektedirler. Bu durumdan dolayıdır ki genel olarak bütün KİT lerin personelinin sahip olduğu sosyal imkanlar memurlarla kıyaslanmayacak derecede daha iyidir. Kurumların sahip oldukları donanım genel olarak daha iyidir . Lojmanlar görece daha fazladır. KİT lerin kamp, misafirhane gibi imkanları daha yüksektir. Hemen hemen bütün KİT lerde servis imkanı vardır. Oysa memurlar için bu tür imkanlar çoğu kez yoktur.
DİĞER KURUMLARA GEÇEBİLME OLANAĞI AÇISINDAN:
Bu imkan memurlar lehine olan bir durumdur. Memurlar, KİT lerin deki sözleşmeli personel pozisyonlarına yıl içerisindeki atanabilmekle beraber sözleşmeli personel için bu imkan yoktur. KİT lerdeki sözleşmeli personeller ancak başka bir KİT e atanabilir. Oysa memurlar hem diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki boş memur kadrolarına naklen atanabilirler hem KİT teki durumlarına uygun olan boş sözleşmeli personel pozisyonlarına atanabilirler. Bu açıdan kıyaslandığı takdirde memur olarak çalışmakta olanların çok geniş imkanlara sahip oldukları vurgulanabilir.
YÜKSELME DURUMU AÇISINDAN:
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki belli koşulları sağlayan kişilerin siyasi referansları da arkalarına almaları durumunda yükselmeleri kolaydır. Bunun dışında 1999 yılında yayınlanmış olan, bugünkü adıyla Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik” le müdür ve bu düzeye kadar olan görevlere atanabilmeye ilişkin aranan kriterler genel olarak belirtilmiştir. Her kurumda sahip olduğu görevlere yükselmede arayacağı kriterleri bu Genel Yönetmeliğe uygun olarak çıkarmış oldukları Yönetmelikle düzenlemiştir. Bu görevlere kadarki yükselmelerde idarecinin kendi yapısının yükselme imkanları açısından çok yüksek olduğu ifade edilebilir.
Bütün bunlara rağmen genel olarak memurların daha kolay ve fazla yükseldiğini belirtebiliriz. Bunun en büyük nedeni memurların hem diğer kurumlardaki memurluklara hem KİT lerde mevcut olan boş müdürlüklere, sözleşmeli personel pozisyonlarına atanmalarının hukuken ve fiilen mümkün olmasıdır. Buna karşılık sözleşmeli personel pozisyonlarında görev yapmakta olan kişilerin diğer kurumlardaki memurluklara atanmalarındaki kısıtlılık yükselmelerini de etkilemektedir.
KİT teki sözleşmeli personelin kendi içlerinde mevcut boş pozisyonlara atanarak yükselme imkanı vardır. Ayrıca yine her KİT te 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak da faaliyette bulunan kadrolara da belli kriterlere sahip olarak atanmaları suretiyle yükselme imkanları mevcuttur. KİT lerdeki memurluklar I sayılı Cetvelinde çalışmakta olup en düşük seviyeli unvan müdür yardımcısıdır. Sözleşmeli personelin bu kadrolara atanarak memur statüsüne geçmesi mümkündür.
ADAYLIK SÜRESİ:
Memurlar için adaylık süresi bir yıldan az iki yıldan çok olamaz. Kurumlar bu süre içinde adayların asaletlerini onaylamak zorundadır. Bu sure içinde adaylık eğitimine tabi tutulur. Bu eğitimlerde başarısız olanın memuriyetle ilişkisi kesilir. Adaylıklarının onaylanmayarak memuriyetle ilişkisinin kesilmesi durumu çok işletilen bir durum olmadığı gibi buna binde bir rastlandığı da söylenebilir. Konuya ilişkin olmak üzere 657 sayılı DMK nun 55’inci maddesinde “ Aday olarak atanmış Devlet memurunun adaylık süresi bir yıldan az iki yıldan çok olamaz ve bu süre içinde aday memurun başka kurumlara nakli yapılamaz.” Hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan KİT lerdeki sözleşmeli personel pozisyonlarına atananlar için bir adaylık suresinden bahsetmek mümkün değildir. Buna karşılık sözleşmeli personel pozisyonlarına atananlar için bir deneme süresinden bahsedilebilir. Sözleşmeli personelin deneme süresi altı aydır. Sözleşmeli personelin ilk sözleşmesi 6 ay için yapılır. Daha sonraki yıllıktır. Her yıl sözleşme otomatik olarak yenilenir. Unvanının değişmesi durumunda yeni bir sözleşme yapılır. Bunun dışında yapılmaz.
İZİN SÜRESİ:
Memurlar için izin süresi hizmeti 10 yıla kadar 20 daha sonraki yıllar için 30 gündür. Memur en fazla iki yıllık iznini bir arada kullanabilir. Sözleşmeli personelden de hizmeti 10 yıla kadar olanlara 20 gün daha sonraki yıllar için 30 gün olup , söz konusu izinlerin sonraki yıla devredilmesi mümkün değildir. Sözleşmeli personel izin süresini ait olduğu yıl kullanmalıdır
Konuyu düzenleyen 657 sayılı Kanunun 102 inci maddesinde “Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir.” hükmüne 103 üncü maddesinde de “ Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izleyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer.” hükümlerine yer verilmiştir. 399 sayılı KHK nin 21 nci maddesinde, “Sözleşmeli personelden hizmeti 10 yıla kadar olanlara (10 yıl dahil) yılda 20 gün, 10 yıldan fazla olanlara yılda 30 gün ücretli izin verilir. Yıllık izin verilmesine esas hizmetin tespitinde kamu kurum ve kuruluşlarında geçen fiili hizmet süreleri ile askerlik hizmeti gözönüne alınır. Bu şekilde hizmet süresi bir yıldan az olanlar ile kısmi zamanlı istihdam edilenlerden bir yıldan az süreli sözleşme yapılanlara (yıl içinde memur statüsünden sözleşmeli statüye geçirilenler hariç) yıllık izin verilmez.” Hükmüne yer verilmiştir.
GÜVENCE:
Memur olarak çalışmakta olanların mı yoksa sözleşmeli olarak çalışmakta olanların mı güvencelerinin daha yüksek olduğu tartışma götürmektedir. Aslında KİT ler deki sözleşmeli personelin sahip olduğu güvence memurun sahip olduğu iş güvencesi gibidir. Bu nedenle kesinlikle sözleşmeli personel memurdan daha az veya daha çok güvencelidir denemez. Sözleşmeli personelin koşullarını belirleyen mevzuat güvenceyi de sağlama almıştır. Adına sözleşmeli personel denmesi adaylarda bir tedirginlik yaratsa da buralardaki sözleşmeliliğin sahip olduğu güvence adına sözleşmeli personel denen diğer kategorilerden çok daha fazladır. Bu sebeple güvence açısından çok rahat edilmesi en doğru davranıştır.
TAYİN HAKKI AÇISINDAN:
399 sayılı KHK ye bağlı sözleşmeli personelin sahip olduğu güvencelerden yukarıda bahsedilmişti. Güvenceyi besleyen tayin hakkı da aynı memurların durumu gibidir. Kurum için de tayin hakları vardır. Özür(eş,sağlık gibi) durumuna dayalı olarak da tayinlerini talep edebilme hakları vardır. Teşkilatlarının olmadığı kurumlarda da diğer KİT lere geçebilme durumu da yine memurlarda olduğu gibi söz konusudur. Burada da bir çok defa referansla desteklenmesi gerekmektedir.
ASKERLİK DURUMU AÇISINDAN
399 sayılı KHK neye tabi olarak çalışan sözleşmeli personelin diğer sözleşmeli personelden farklı olarak askerlik dönüşü işe başlama problemi yoktur. Aynı memurlarda olduğu gibi 399 sözleşmeli personelde askerlik süresince ücretsiz izinli sayılmakta, askerlik görevinin bitmesinin müteakip çalıştığı kuruma başvurabilmekte ve Kurumun da işe başlatma yükümlülüğü söz konusudur.
KİT Personeli Bunları Bilmeli
Soru 1: Kamu iktisadi teşebbüslerinde sözleşmeli personel olarak çalışmaktayken istifaen görevden ayrılanlar sınava tabi olmadan sözleşmeli personel olarak yeniden atanabilir mi ?
Cevap 1:
22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6, 7, 8 ve 58 inci maddelerinde, sözleşmeli personelin yönetim kurulu kararı ile işe alınacağı, sözleşmeli statüde çalıştırılacak personelde aranacak genel şartlar ile ilaveten aranacak diğer özel şartların teşebbüs veya bağlı ortaklık yönetim kurullarınca çıkarılacak bir yönetmelikle tespit olunacağı, sözleşmeli personelin iş gereklerine uygun olarak yarışma ve yeterlik veya sadece yeterlik sınavına tabi tutulmak suretiyle işe alınacağı, teşebbüs ve bağlı ortaklıklarda, memur statüsünden sözleşmeli statüye, sözleşmeli statüden memur statüsüne geçenlerle mecburi hizmetle yükümlü bulunanların ayrıca sınava tabi tutulmayacağı, 399 sayılı KHK’nin teşebbüs ve bağlı ortaklıklarda uygulanması sırasında birliği sağlamak ve doğacak tereddütleri gidermekle Başkanlığımızın yetkili ve görevli olduğu, sözleşmeli personele ilişkin olarak mezkur Kanun Hükmünde Kararnamede hüküm bulunmayan hallerde, Devlet Personel Başkanlığının görüşü alınmak kaydıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmış olup, bu hükümler çerçevesinde, kamu iktisadi teşebbüslerinde 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi sözleşmeli personelden istifa edenlerin aynı sözleşmeli personel statüsünde bir göreve sınava tabi olmaksızın ilgili mevzuatına uyulmak suretiyle açıktan atanmalarının bu Kuruluşların takdirinde olduğu değerlendirilmektedir.
Soru 2: Kamu iktisadi teşebbüslerine ilk defa personel alımı nasıl yapılmaktadır?
Cevap 2: Kamu iktisadi teşebbüslerinin memur ve sözleşmeli personel alımları “Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacakları İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Genel Yönetmelik” de yer alan hükümler dahilinde yapılmakta olup, bu Yönetmelik hükümlerine göre, kurum ve kuruluşların usulüne uygun olarak açıktan atama izni alınmış ve koşulları belirlenmiş kadroların sınıf, unvan, derece ve sayısı ile bu kadrolar için aranacak nitelikleri kapsayan bilgiler ÖSYM tarafından ilan edilmektedir. Kamu Personeli Seçme Sınavına (KPSS) girmiş olan adaylar ilan edilen kadrolardan atanmak istediklerini tercih formuna yazmakta ve ÖSYM tarafından KPSS puanları, tercihleri, kadro sayıları ve koşulları göz önüne alınarak yerleştirme yapılmaktadır.
Kamu iktisadi teşebbüslerinin işçi alımları ise “Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Daimi Kadrolarına İlk Defa İşçi Olarak Alınacaklar Hakkında Uygulanacak Sınav Yönetmeliği” hükümlerine göre Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü aracılığı ile yapılmakta olup, hangi kurum ve kuruluşlara işçi alınacağı ile başvuru süresi ve gerekli şartlar bu Kurum tarafından Resmi Gazetede ilan edilmektedir.
Soru 3: Kamu iktisadi teşebbüslerinde sözleşmeli personel olarak çalışmaktayken istifaen görevinden ayrılan sözleşmeli personel 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 92 nci maddesi kapsamında söz konusu Kanuna tabi memur kadrolarına atanabilir mi?
Cevap 3: Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarının personel rejimini düzenleyen 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede, sözleşmeli personelin hizmete alınmaları, görev ve yetkileri, nitelikleri, atanma, ilerleme, yükselme, hak ve yükümlülükleriyle diğer özlük hakları memuriyet statüsünden bağımsız olarak düzenlenmiş olup, aynı Kanun Hükmünde Kararnamede sözleşmeli personelin diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadrolarına açıktan veya naklen atanabileceğine dair bir hükme yer verilmemiştir .
Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 92 nci maddesinin son fıkrasında, “657 sayılı Kanunu tabi olmayan personelden kendi istekleri ile görevinden çekilmiş olanlar, boş kadro bulunmak ve gireceği sınıfın niteliklerini taşımak kaydı ile bu Kanuna tabi kurumlardaki memuriyetlere atanabilirler…” denilmektedir.
Söz konusu hükümden, farklı personel mevzuatına tabi kadrolu personelin anlaşılması gerekmekte olup, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi (II) sayılı cetvele dahil pozisyonlarda istihdam edilen sözleşmeli personelin ise kadroyla ilişkisi bulunmamaktadır.
Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, kamu iktisadi teşebbüslerinde 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi sözleşmeli personel statüsünde çalışmakta iken istifaen görevinden ayrılan personelin 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 92 nci maddesine göre memur kadrolarına açıktan atanamayacağı değerlendirilmektedir.
Soru 4: Sözleşmeli personel bir kamu iktisadi teşebbüsünden diğerine naklen atanabilir mi?
Cevap 4: KBilindiği üzere, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarının personel rejimini düzenleyen, 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede, sözleşmeli personelin hak ve yükümlülükleri, memuriyet statüsünden bağımsız olarak düzenlenmiş olup, aynı Kanun Hükmünde Kararnamede sözleşmeli personelin diğer kamu iktisadi teşebbüslerindeki sözleşmeli personel pozisyonlarına naklen atanabileceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır.
Ayrıca, 13/3/1990 tarih ve 02162 sayılı yazımızda yer alan I seri nolu KİT Personel Rejimi Genel Tebliğinde, Bakanlıklar veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarında memur veya diğer statüler altında çalışan kamu görevlilerinin teşebbüs veya bağlı ortaklıklarında görev alması açıktan işe alma olarak değerlendirilmektedir.
Diğer taraftan, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6, 7, 8 ve 58 inci maddelerinde, sözleşmeli personelin yönetim kurulu kararı ile işe alınacağı, sözleşmeli statüde çalıştırılacak personelde aranacak genel şartlar ile ilaveten aranacak diğer özel şartların teşebbüs veya bağlı ortaklık yönetim kurullarınca çıkarılacak bir yönetmelikle tespit olunacağı, sözleşmeli personelin iş gereklerine uygun olarak yarışma ve yeterlik veya sadece yeterlik sınavına tabi tutulmak suretiyle işe alınacağı, teşebbüs ve bağlı ortaklıklarda, memur statüsünden sözleşmeli statüye, sözleşmeli statüden memur statüsüne geçenlerle mecburi hizmetle yükümlü bulunanların ayrıca sınava tabi tutulmayacağı, 399 sayılı KHK’nin teşebbüs ve bağlı ortaklıklarda uygulanması sırasında birliği sağlamak ve doğacak tereddütleri gidermekle Başkanlığımızın yetkili ve görevli olduğu, sözleşmeli personele ilişkin olarak mezkur Kanun Hükmünde Kararnamede hüküm bulunmayan hallerde, Devlet Personel Başkanlığnın görüşü alınmak kaydıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.
Yukarıdaki açıklama ve hükümler çerçevesinde, Kamu iktisadi teşebbüslerinde çalışan sözleşmeli personelin başka bir kamu iktisadi teşebbüsüne naklen atanamayacağı ancak, bu personelin sınava tabi olmaksızın ilgili mevzuatına uyulmak suretiyle açıktan atanmasının ilgili teşebbüs veya bağlı ortaklığın takdirinde olduğu değerlendirilmektedir.
Soru 5: Kamu iktisadi teşebbüslerinde çalışan bir sözleşmeli personel memur kadrolarına vekalet edebilir mi?
Cevap 5: 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 1 inci maddesinde, bu KHK’nin 233 sayılı KHK’ye tabi kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları personelinin hizmete alınmalarını, görev ve yetkilerini, niteliklerini, atanma, ilerleme, yükselme, hak ve yükümlülükleriyle diğer özlük haklarını düzenlediği, 3/a maddesinde teşebbüs ve bağlı ortaklıklarda hizmetlerin memurlar, sözleşmeli personel ve işçiler eliyle gördürüleceği, 3/b maddesinde, teşebbüs ve bağlı ortaklıkların genel idare esaslarına göre yürütülmesi gereken aslî ve sürekli görevlerinin; genel müdür, genel müdür yardımcısı, teftiş kurulu başkanı, kurul ve daire başkanları, müessese, bölge, fabrika, işletme ve şube müdürleri, müfettiş ve müfettiş yardımcıları ile ekli 1 sayılı cetvelde kadro unvanları gösterilen diğer personel eliyle gördürüleceği, bunlar hakkında bu Kanun Hükmünde Kararnamede belirtilen hükümler dışında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, 3/e maddesinde ise işçilerin bu Kanun Hükmünde Kararnameye tabi olmadığı hükme bağlanmış, ancak, söz konusu Kanun Hükmünde Kararnamede kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında sözleşmeli personelin ekli (I) sayılı cetvelde yer alan bir kadroya veya bir başka sözleşmeli personel pozisyonuna vekalet edebileceğine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86 ncı maddesinde, “Memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabilir.
Bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekalet asıldır. Ancak, ilkokul öğretmenliği (Yaz tatili hariç), tabiplik, diş tabipliği, eczacılık, köy ve beldelerdeki ebelik ve hemşirelik, mühendis ve mimarlık, veterinerlik, köy ve kasaba imamlığına ait boş kadrolara, açıktan vekil atanabilir.
Aynı kurumdan birinci fıkrada sayılan ayrılmalar dolayısiyle atanan vekil memurlara vekalet görevinin 3 aydan fazla devam eden süresi için, kurum dışından veya açıktan atananlarla kurum içinden ilkokul öğretmenliğine atanan öğretmenler ile veznedarlık görevine atananlara göreve başladıkları tarihten itibaren vekalet aylığı ödenir. Bu Kanuna tabi kurumlarda çalışan veteriner hekim veya hayvan sağlık memurları, veteriner hekim veya hayvan sağlık memuru bulunmayan belediyelerin veterinerlik veya hayvan sağlık memurluğu hizmetlerini ifa etmek üzere bu hizmetlerle ilgili kadrolara vekalet aylığı verilmek suretiyle atanabilirler.
Yukarıda sayılan haller dışında, boş kadrolara ait görevler lüzum görüldüğü takdirde memurlara ücretsiz olarak vekaleten gördürülebilir.
Bu Kanuna tabi kurumlarda, mali, nakdi ve ayni sorumluluğu bulunan saymanlık kadrolarının boşalması halinde bu kadrolara işe başladıkları tarihten itibaren vekalet aylığı verilmek suretiyle memurlar arasından atama yapılabilir.” denilmektedir.
Yukarıdaki hükümler çerçevesinde, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıklarında 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (II) sayılı cetvelde sayılan bir pozisyonda görev yapmakta olan sözleşmeli personelin, aynı KHK eki (I) sayılı cetvelde yer alan bir kadroya veya bir başka sözleşmeli personel pozisyonuna 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86 ncı maddesi kapsamında vekalet edemeyeceği değerlendirilmektedir.
DEVLET PERSONEL BAŞKANLIĞI
Sözleşmeli Personeler Hakkında:
Kamunun istihdam politikasında özellikle son yıllarda sözleşmeli personel uygulamasını genişletme politikası izlendi.
Aslında, Devlet Memurları Kanununda istisnai ve dar mahiyette olması gereken sözleşmeli personel uygulaması 2007 yılına kadar sınavsız olarak 657/4-B kadrosunada istihdam edilme politikası, sonrasındada KPSS puanına göre merkezi yerleştirme usulüne göre genişletildi.
Uygulanacak proje kapsamında temininde güçlük çekilen uzman personelin istihtamını öngören 657/4b sözleşmeli pozisyonlar öğretmenlik, ve sağlık hizmetlerinede genişletilince beraberinde bir çok sorunuda getirmiş oldu. 2008 yılında 657/ 4-c statüsünde (geçici sözleşmeli ) çalışan çoğu personel 657/4-B maddesi kapsamına alındı. Son kez de 632 sayılı KHK ile hemen hemen hiç bir ek koşul gözetilmeksizin tüm 4-B'li personel 657/4-A kadrosuna alındı.
632 sayılı KHK ile 4 Haziran 2011 tarihinde 657/4-B pozisyonunda çalışmakta olan sözleşmeli personeller, 657/4-A kadrosuna atandı ve aday memurluk sürecindende muaf tutuldular.
Memur (657/4-A) ve sözleşmeli personel ( 657/4-B) statüleri arasındaki başlıca farklar:
-Memurlar 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4(a) maddesine göre istihdam edilmekte iken,sözleşmeli personel aynı Kanunun 4(b) maddesine göre istihdam edilmektedir.
-Sözleşmeli personel yıllık hizmet akti ile çalışır,fakat memurlar için hizmet akti sözkonusu değildir.
-Memurlar sosyal güvenlik yönünden 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanununun 4(c) maddesine , sözleşmeli personel ise 4(a) maddesine tabidir.Sözleşmeli personel işçiler gibi 4(a) maddesine tabi olmalarına rağmen, maaşlarından işsizlik sigortası kesintisi yapılmaz.
-Sözleşmeli personelin ücretleri kurumlara ve ünvanlara göre değişen belli skalalara göre ödenmekte iken, memur maaşları ,derece-gösterge esaslı, memurlara özgü genel bir sisteme göre ödenmektedir.
-Memuriyete yeni başlayanlar için geçerli olan aday memurluk ve asalet tasdiki, sözleşmeli personel için sözkonusu değildir.
-Sözleşmeli personel uygulamasında taraflar sebep göstermeksizin ,bir ay öncesinden ihbar etmek şartıyla sözleşmeyi karşılıklı feshedebilirken, memurlar ise ancak atamaya yetkili makamın onaması halinde istifa (çekilme) edebilir, istifadan sonra tekrar memuriyete dönmek için başvurabilirler.
-İstifa eden memurun memurlua tekrar dönebilmesi mümkün iken, sözleşmeli personelin göreve tekrar dönme hakkı yoktur.
-Kurum içinde yer değiştirme hakkı dışında,her iki kurumun karşılıklı muvafakat vermesi halinde memurların kurum değiştirmesi de mümkün iken, sözleşmeli personelin sadece kendi kurumu içinde naklen tayini sözkonusu olabilir.
-Bazı ücret unsurları vergiye tabi olmadığı için memurların vergi kesintileri sözleşmeli personele göre oldukça düşüktür.
-Aylık vergi matrahları düşük olduğu için ( ortalama 700-800 TL) bir memur yılın 11. veya 12. aylrında bir üst gelir vergisi dilimine dahil olur iken, sözleşmeli personel 5-6. aylarda üst vergi dilimine girmektedir. Bu durumda, sözleşmeli personelden yıl bazında memurlara göre daha fazla vergi kesintisi yapılır.
-Memurların istirahat raporları kanun gereği makam onayı ile sağlık izinine çevrilir. Sağlık izinleri, belli gün sayısı ile orantılı, ek tazminatlarda kısmi kesinti dışında önemli bir kesintiye yol açmaz. Ancak ,sözleşmeli personelin iki günden fazla istirahat raporu almaları durumunda maaşları kesilir, karşılığında SGK'ndan işgöremezlik ödeneği alırlar.
-Memurların yıl içinde kullanmadığı yıllık izin haklrı diğer yıla devredilirken, sözleşmeli personelin yıllık izinleri ait oldukları yıl için geçerli olur ve bir sonraki yıla devretmez.
-Memurların ilgili mevzuatlarından dolayı iş güvenceleri sözkonusu iken, sözleşmeliler için özel bir iş güvencesi yoktur.
Ancak,uygulamada; kamuda çalışan herkes gibi sözleşmelilerin de, kamu hizmetlerinde süreklilik esastır ilkesine paralel olarak fiili güvenceye sahip oldukları değerlendirilmekte, memurların memuriyetten çıkarılmalarına neden olan rüşvet,hırsızlık,yüz kızartıcı gibi suçlar dışında sözleşmeleri kesinlikle fesh edilmemektedir.
5 yorum:
kpss yönetmeliği 657 ve 399 khk lılar için geçerlidir.Diğer sözleşmeliler için geçerli değildir.Buna göre daha önce bir kpss puanıyla atanmış olanlar aynı kpss puanıyla atanamazlar.Fakat yeni bir kpss ouanıyla 657 den istifa edip 399 khk ya atanabilirler.
Ben 657'den istifa edip ertesi gün KİT'te işe başladım. Ancak 2006 KPSS ile tekrar ataması yapılmayabilir çünkü aynı KPSS punıyla birden fazla atama yapılmaz. Biri KPSS3 biri KPSS10 puanı ama aynı KPSS puanından kasıt yılı belirtmektedir diye düşünüyorum. yoksa 120 farklı puan türüne göre 120 farklı memuriyete atanabilirsin
657 sayılı yasaya göre çalışan bir memur istifa ettikten sonra, yeniden bir kamu kurumunda göreve başlayabilmesi için memurun istifasının üzerinden 6 ay geçmesi gerekmektedir.Bununla ilgili 657 sayılı kanunun 94, 95, 96 ve 97. maddelerine bakınız.97. maddenin A bendinde bu durum açıkça belirtilmiştir. 97. maddeyi daha iyi anlayabilmek için 94,95 ve 96 sayılı maddeleri de mutlaka okuyunuz.———————————————–Madde 97- Memurlardan mali ve cezai sorumlulukları saklı kalmak üzere;A) 94 üncü maddenin 2 nci ve 3 üncü fıkrasına uygun olarak memuriyetten çekilenler ALTI AY GEÇMEDEN,B) Bu Kanuna göre çekilmiş sayılanlar ile 94 üncü maddesinin 2 nci fıkrasına uymadan görevlerindenayrılanlar bir yıl geçmeden,C) 95 inci maddede yazılı zorunluluklara uymayanlar 3 yıl geçmeden,D) 96 ncı maddeye aykırı hareket edenler hiçbir surette,Devlet memurluğuna alınamazlar. webmacerasi 8 Ağustos 2008 08:58 Düzenle SilSayın Webmacerası arkadaşım…657 DMK'nın ilgili maddeleri(94-97 md.) yeniden 657'te tabi devlet memurluğuna atanacaklar için geçerlidir..yani 657'ye tabi devlet memurlarının istifa şekline göre en az 6 ay en fazla 3 yıl olmak üzere tekrar 657 devlet memurluğuna atanamazlar.. ilgili kanunun 96. maddesinde belirtilen hallerde istifa edenler ise hiç bir suretle devlet memurluğuna alınmazlar…Ancak 657'ye tabi devlet memurları istifa ettikten sonra 399'a tabi kurumlara beklemeden atanabilirler…
arkadaşlar 657 istifa ettikten sonra istifanın onayını 10-15 gün bekliyorsunuz….daha sonra 399 kuruma atanıyorsunuz.yani dilekçeyi kuruma buğün verdim yarın gidip diğer kurumda başlayım yok yanılmayın sakına…..
Tüm Kurumların memur MAAŞLARI Burada TIKLA
Yorum Gönder