Hatay Satıldı. Hatay da Toprağımız Kalmayacak.
Yabancılara toprak satışının 2.5 hektardan 30 hektara çıkarılması, Türki-ye'de yeni bir dönemin önünü açtı. Toprak satışıyla ilgili en çarpıcı gelişme Hatay'da yaşandı. Hatay topraklarının yarıdan fazlası son alımlarla birlikte yabancıların eline geçti.
CHP'li Vekil, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nün Ocak 2012 verilerine göre, Hatay’da yabancılara satılan toprak miktarının ilin yüzde 60’ına kadar ulaştığını iddia etti...
Hatay adım adım Filistinleştirilirken, Türkiye'nin öne çıkan bazı şehirlerinde de benzer durumların
yaşandığı belirtiliyor. Yetkililer yaşananlara ses çıkarmazken, yasa öncesi sıkça dile getirilen 'Bu yasa Türkiye'nin milli çıkarların aykırıdır' feryadı gerçek oldu.
Edipoğlu, Bakan'a “Hatay ilinin toplam 5,566,000,00 m2 lik bir alana sahip olduğu belli iken, bunun 3,722,824,00 m2 lik kısmı yani yarıdan fazlası yabancılara neden satılmıştır? Bu alanların satışları ülkemizin güvenliğini tehlikeye düşürmez mi?” diye sordu.
CHP'li Vekilin soru önergesi şöyle:
"Son yıllarda Hatay ilinde yabancılara toprak satışında ciddi şekilde artışlar olduğu Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün verilerinden anlaşılmaktadır.
HATAY KİMİN TOPRAĞI!
Yabancılara toprak satışını düzenlenen kanunla birlikte 25 dönümden 300 dönüme çıkarıldı. Çıkarılan kanunun ardından Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün Ocak 2012 verilerine göre Hatay'da 1974 yabancıya, 1320 parselde toplam 3 milyon 722 bin 824 metrekare toprak satıldı. 5 milyar 556 bin metrekare bir alan sahip olan Hatay'ın bu satışlarla birlikte yarıdan fazlası yabancıların eline geçmiş oldu. Hatay'ın yarıdan fazlasının yabancılara satılması tesadüf değil. Bölgede yaşanan sıcak gelişmeler sürerken, toprak alımlarının devam ettiği belirtiliyor. Benzer bir durumun Urfa için de geçerli...
NEDEN HATAY?..
Hatay, hem Yahudiler hem de Hıristiyanlar tarafından kutsal kabul edilen çok sayıda yerleşim yerini içinde barındırıyor. Dünyanın ilk mağara kilisesi ve Hıristiyanların en önemli ibadet mekanlarından olan St. Pierre Kilisesi, Hatay'da bulunuyor. Vatikan'dan sonra Hıristiyanların ikinci hac yeri ünvanını taşıyan bu kilise yakın bir süre önce restorasyona alındı. Antakya Musevi Havrası Vakfı da iki tarihi konutu restore ettirerek, buraları şehre gelecek Yahudilerin için "Antakya Musevi Konuk Evi"ne dönüştürdü. Bu kapsamda 2005 yılında Hatay'da I. Hatay Medeniyetler Buluşması adı altında bir toplantı düzenlenmiş beş gün süren toplantının açılış konuşmasını İstanbul Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos yapmıştı. Toplantıya dünyadan çok sayıda din adımı katılmıştı. Hatay'da farklı inanç gruplarına mensup vatandaşların yaşıyor olması, Hatay'ı medeniyetlerin ve inançların birleştiği bir yer olarak göstermek isteyenler için bulunmaz bir fırsat sunuyor. Ne yazık ki yetkililer de yaptıkları çalışmalarla, ifsad faaliyetlerine çanak tutuyor.
2012'den bu yana, yabancılara yapılan toprak satışı dudak uçuklatacak seviyelere ulaştı. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün Ocak 2012 verilerine göre Hatay'da 1974 yabancıya, 1320 parselde toplam 3 milyon 722 bin 824 metrekare toprak satıldı. Yani Hatay'ın yarıdan fazlası yabancılara satıldı. Yapılan toprak satışı akıllara acaba ikinci Filistin vakası mı yaşanacak sorusunu getirdi.
TÜRKİYE'NİN YÜZDE 10'U GÖZDEN ÇIKARILMIŞ DURUMDA
Eskiden bir ilin en fazla binde onu satılabilirken günümüzde ise bu oran Türkiye'nin yüzde 10'unu geçmez diye değiştirildi. Yani Türkiye'nin bu manada yüzde 10'u gözden çıkarılmış durumda. Hatay'ın yarıdan fazlası satılırken Konya arazilerinin ise yüzde 7'si yabancılara satıldı. Yabancılara satış konusunda belirlenmiş sınır, il yüzölçümünün yüzde 05 iken bu sınır Hatay'da yüzde 040 ile aşıldı. Özellikle Suriye'de yaşanan gelişmeleri fırsat bilerek bölgedeki arsaların el değiştirdiği ifade ediliyor.Hatay başta olmak üzere Urfa'da da benzer alımların gerçekleştiği kaydediliyor.
HATAY OLMASI TESADÜF MÜ?
Yabancılara toprak satışı düzenlenen kanunla birlikte 25 dönümden 300 dönüme çıkarıldı. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün Ocak 2012 verilerine göre Hatay'da 1974 yabancıya, 1320 parselde toplam 3 milyon 722 bin 824 metrekare toprak satıldı. 5 milyar 556 bin metrekare bir alan sahip olan Hatay'ın bu satışlarla birlikte yarından fazlası yabancıların eline geçmiş oldu. Hatay'ın yarından fazlasının yabancılara satılması tesadüf değil. Bölgede yaşanan sıcak gelişmeler sürerken, toprak alımlarının devam ettiği belirtiliyor. Benzer bir durumun Urfa içinde geçerli olabileceği kaydediliyor.
NEDEN HATAY?
Hatay, hem Yahudiler hem de Hıristiyanlar tarafından kutsal kabul edilen çok sayıda yerleşim yerini içinde barındırıyor. Dünyanın ilk mağara kilisesi ve Hıristiyanların en önemli ibadet mekanlarından olan St. Pierre Kilisesi, Hatay'da bulunuyor. Vatikan'dan sonra Hıristiyanların ikinci hac yeri ünvanını taşıyan bu kilise yakın bir süre önce restorasyona alındı. Antakya Musevi Havrası Vakfı'da iki tarihi konutu restore ettirerek, buraları şehre gelecek Yahudilerin için "Antakya Musevi Konuk Evi"ne dönüştürdü.Hatay'da farklı inanç gruplarına mensup vatandaşların yaşıyor olması, Hatay'ı medeniyetlerin ve inançların birleştiği bir yer olarak göstermek isteyenler için bulunmaz bir fırsat sunuyor. Ne yazık ki yetkililerde yaptıkları çalışmalarla, ifsad faaliyetlerine çanak tutuyor.
TOPRAK SATIŞI SADECE HATAY'I DEĞİL TÜRKİYE'Yİ TEHLİKEYE SOKAR
Yabancılara toprak satışlarının çıkarılması Türkiye için büyük bir tehlikedir diyen Saadet Partisi Hatay İl Başkanı Necmettin Çalışkan, "Hatay'ın yarısından fazlası şuanda yabancılara satılmış durumda. Yabancılara yapılan toprak satışı sadece Hatay'ı değil Türkiye'yi büyük sıkıntılar içerisine sokar. Bu durumda hükümet çok dikkatli olmalıdır. Filistin'i nasıl kaybettiysek, Türkiye'yi de bu şekil tehlike altına sokarak kaybedebiliriz. Çünkü gizli toprak satışları hızla devam ediyor. Herkes uyanık olmalıdır. Son dönemlerde yani 3 yıl içerisinde arazı satışı yapılan yerlerin gözden geçirilmesi gerekiyor. Suriye sınırına yakın yerlerde fiyatlar oldukça yükselmiş durumda. Bu durumda toprağın ayağımızın altından kaymasına işarettir." dedi.
YABANCILARA TOPRAK SATIŞI KABUL EDİLEMEZ
Yabancılara toprak satışı kabul edilemez bir durumdur diyen Çalışkan, "Ecdadımız bu toprakları satalım da para kazanalım diye kan dökmedi. Bu topraklar bize emanetse bu satışlar durdurulmalıdır. Satışlar dış borçlarımızı kapatmak için yapılıyorsa o kadar toprak satışına rağmen neden o zaman borçlarımız hiç düşmedi. Akside arttı. Bu gidişat gidişat değildir. Yabancılara toprak satışı herkesi tehdit eder ve ikinci bir Filistin vakasını yaşanmasına sebebiyet verir." şeklinde konuştu.
Bu çerçevede;
1-) 23 Temmuz 1939 yılında ülkemiz topraklarına katılan ve bu nedenle de stratejik ve jeopolitik büyük öneme sahip olan Hatay ilinde, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne ait Ocak 2012 verilerine göre 1974 kişiye toplam 3,722,824,00 m2 olan 1320 adet parsel satıldığı gözükmektedir. Hatay ilinde yabancılara satılan bu parsel artışının sebebi nedir?
2-) Bu verilere göre Hatay ilinin toplam 5,566,000,00 m2 lik bir alana sahip olduğu belli iken, bunun 3,722,824,00 m2 lik kısmı yani yarıdan fazlası yabancılara neden satılmıştır? Bu alanların satışları ülkemizin güvenliğini tehlikeye düşürmez mi?
3-) Hatay ilinde satışı gerçekleştirilen bu alanlardaki dikkat çekici artış toplam alandan yollar, parklar, kamu alanları ve ormanlar düşüldüğünde daha vahim bir tablo içermektedir. Bu tabloya göre Hatay ili yerleşim alanlarının yüzde kaçı yabancılara satılmıştır? Bu satışlar sonucunda Hatay ili toprakları yabancılara peşkeş çekilerek ikinci bir Filistin olmaya aday değil midir? Devlet anlayışı sadece ülke ve insanlarının çıkarlarını gözetmeyi gerektirirken, ülke topraklarını haraç mezat satarak iktidarınızın çıkarlarını gözetmek ve Hükümetin yanlış politikaları sonucu oluşan bütçe açığını kapatmak ifade ettiğiniz “Lider ülke”, “Büyük devlet” anlayışına sığar mı?"
Habervaktim.com
Devamı : http://www.milligazete.com.tr/haber/hatay-satildi-253284.htm
0 yorum:
Yorum Gönder